Yaylaya göç ederdik eskiden
Birlikte su içerdik testiden
Severdik birbirimizi harbiden
ÖZLEDİM ben seni YAYLAM
Keklik yumurtası arardım mor kayalarda
Kar katar gelirdim Kar kaldığından
Suyumu da içerdim Soğuk oluktan
ÖZLEDİM ben seni YAYLAM
Gümpür kızarttığım teneke saçlar
Altında yaktığım kuru ağaçlar
Şimdi ağardı başımda saçlar
ÖZLEDİM ben seni YAYLAM
Meydancıkta kime meydan okunur
Halıyla kilim kıldan dokunur
Koyunla kuzu birlikte kırkılır
ÖZLEDİM ben seni YAYLAM
Kurudere yine kurudu mu?
Tahta köprü yerinde durur mu?
Kanlı böğette yüzen var mı?
ÖZLEDİM ben seni YAYLAM
Gümpürlükte gümpür eken var mı?
Baylaya çalıya giden kaldı mı?
Herkes muradını aldı mı?
ÖZLEDİM ben seni YAYLAM
İnekçayırı Hacıyonuslara sınır mı?
Köyün gençleri öylede sanır mı?
Bakın o yerlerde şimdi kalan var mı?
ÖZLEDİM ben seni YAYLAM
Bahar gelir göç olur yaylaya
Kocayusuf çoban olmuş davara
Bağırıyor çoban dayı haydi haa
ÖZLEDİM ben seni YAYLAM
Koca söğütün altında sağılır davar
Evlerin etrafı örülü bir kuru duvar
Çobanın azığında kimbilir ne var
ÖZLEDİM ben seni YAYLAM
Soğuk olukta buluşur gençler
Sevenler sevdiğini herkesten saklar
Bizi ancak yaylalar paklar
ÖZLEDİM ben seni YAYLAM
Davar ininde davarı olan var mı?
Damlancıdan su içen kaldı mı?
Yaylaya gidip de gelmeyen var mı?
ÖZLEDİM ben seni YAYLAM
Ahmet AYDIN 07/03/2013 ISPARTA