IRAHMA ABA?NIN AYRANLI AŞI
Orta I. Sınıf tan 2. sınıfa geçtiğimiz yıldı. 1972 yılının Ağustos ayının ilk haftasında İmam Dedemin Arpalığı?nda harman kaldırıyorduk. Matematik dersinden ikmale kalmış bir taraftan da elimde kitap defter matematik çalışıyordum. Çalışmasam da en azından çalışır gibi yaparak meşgul oluyordum. Vakit öğle üzeri olmuş, rüzgar da esintiyi kesmişti. Etraftan köylülerin ? es be deli rüzgar es yiğidin bağrı na ? diye söylediği türküler duyuluyordu. Köyümüzün imamı Abdurrahman Hoca öğle ezanını okumuş, biz de epeyce acıkmıştık. Gözlerimiz köy tarafını bir aç kurt edasıyla gözlerken Rahma Ebem caminin altından göründü. Sırtında bir ala heybe bir elinde bakır helke, ben helkeyi görünce çok sevindim. Mutlaka içinde iyi bir şeyler vardır diye düşündüm. Ebem koca cevizin dibine erzakları yerleştirdi. Bir taraftan da sofrayı kurdu. Haydi uşaklar Allah ne verdiyse öğle ekmeğini yiyelim dedi. Öğle ekmeğinde tahmin ettiğimiz gibi ayranlı aş yanında kumpir salatası vardı. Sofraya hep birlikte oturduk. Ebe benim demir kaşığım nerede dedim. "Al ulan demir kaşığını unutur muyum getirdim işte dedi." Çoluk çocuk çala kaşık öğle yemeğimizi yedik. Ebem sofrayı toparlarken ben "Ebe dedim bu ayranlı aş çok güzel oluyor sen ölünce biz bu aşı nasıl pişireceğiz, bir anlat da ben de defterime yazayım" dedim. "Allah uzun ömür dönmez dövlet versin ay guzum madem yazacan ben de anlatayım dedi". Başladı anlatmaya ben de kurşun kalemle defterime yazmaya başladım.
Bu aşı pişirmek için önce malzemeleri bir biri sayalım dedi.
Ben de peki ebe say dedim.
1- Bakır tencere : Bakır tencereyi Sırısdat?dan Akmanlar?ın Hacı?dan alacan , Hacıyunuslu Topal kalaycı?ya kalaylattıracan Abdallara filan kalaylatırırsan yakar üter kapı kacağı.
2- Kepçe: Şimşir ağacından Bayram Ağa?ma yaptıracan.
3- Döğme: Nura?nın akbuğdayı olacak. Döğme dediğin kolay değil yaz altı ay uğraşacan. Harman edip kaldıracan. Ağ öküzle ekip, kır eşekle çekecen . Köyün ortasında ki koca dibek de bir güzel döğecen . Herkes buğday döğer Amma bizim Garabayırlı bir başka canım. Karşısına da bizim Hacı Gadın?ın küçük gelin Hürü?yü verecen ondan sonra vur Allah vur buğdaylar korkusundan canını uçurur. İş de o zaman döğme, döğme olur.
4- Nohut : Gır nohudu olacak, Nura?da bizim Ismahan Gelin?in nohudu iyi olur. Çolak Hamza?nın Sarı Güney?de, Urgancı Abdullah?ın Öte Yaka?da Çakıcı Hüseyin Ağa?mın Guzan?da güzel nohutları olur.
5- Ak bakla : Bizim Yukarı Yazı?nın ak baklasına doyum olmaz. Muhtar Ağam Sorkun?da, Nefise Halam Şırahna?nın altında, Memiş Abdullah Çevlük?de güzel bakla yetiştirir.
6- Pancar : Bizim Yonuzlu?da İbiceli?nin pancarı; Gedikli?nin gabağı meşhur olmuş ya bir pancar için İbiceli?nin uşağına gidecek değiliz. Bizim Güccük Kum?un pancarını atacağız aşımıza Bizim ki de ellerinkinden kalır değil ya.
7- Ayran : Ayran tuluk ayranı olmalı. Köyün ayranı da güzeldir amma ?ellere galasıca yayla?nın ayranı pek güzel olur. Ayran dediğin barut gibi ekşi olmalı ki içince ferahlayasın. Bayla?nın çağşırını, çalbasını; Gevenli Düzü?nün gevenini dikenini yiyen malın sütü yoğurduna diyecek yoktur. Hele hele geçi sütü , koyun sütü, inek südü birbirine karışırsa, o yoğurda doyum olmaz. Yoğurdu hemen çalkama yapıp içmeyecen. Yoğurkdu bir hafta on gün bakır haranılarda bekletecen. Büyük tulukta bişekle iyice yayacan sade yağını alıp, ayran yapacan. Ayranın hepsini de içecek değilsin ya, bir çoğunu da kazanlarda kaynatıp keş yapacan ki kış altı ay onu yiyesin.
Bu kadar malzeme alet yeterli gayri gelelim bizim aşın pişirmesine
Döğmeyi, ak baklayı, nohudu bir önceden koca tencere koyup ıscak suda ıslatacan. Bir gün sonra vuracan ocağa tencereyi önce nohudu, ak baklayı azcık kaynatacan. Sonra döğmeyi atacan. Daha sonra büyükçe doğradığın pancarları içine salacan ki pancarda aşın için de iyice pişsin. Ocağın altında Yaprak İçi?nin pelit çalısını yahut, Gelengez?in, Dutluca?nın boz armut çalısını yakacan. Bu milangazlar çıktı çıkalı aşın da tadı tuzu kalmadı. İlla ki ocakda pişirecen zakın galasıca aşı. Bir de kim uğraşacak tıs tıs o ocakla. Aşımız döğmeler iyice kendin den geçinceye kadar kaynacak. Pek de lapa lapa olmayacak garerince pişdiğinde ocaktan alacan tencereyi.
Aş pişince kepçeyle koca tasa koyacan üstüne bolca ekşi ayranı dökecen işte oldu bizim ayranlı aşımız. Ebe bir şeyi unuttun galiba dedim. Neyi unuttum ay guzum benim aklım başımda mı dedi. Tuzu unuttun ebe Tuzu dedim. Tabi ki tuzunu pişerken atacan, tuzsuz aş olur mu aylan dedi.
Ha az malsın unutuyordum. Bu ayranlı aş yokayla yenir. Ekmeksiz aş, ağrısız baş olmaz derler. Yoka ekmek has undan eğlenmez. Buğday göremezli olacak, yetmese az da arpa karıştırıcan ki yenek olsun. Çad Değirmeni buğdayı yakar derler, Ya Söğüt ya da Dolhanlar Değirmeni?ne öğüttürecen buğdayı. Geceden taş gibi yoğuracan hamuru, Hamur iyice kabaracak, bir tarafa bizim Büyük Gelini, karşısına Garabayırlı?yı oturtacan incecikce eğletirecen. Sacın başına da Ümmü Garı?yı oturtacan yassı pişirgecinen bir güzel pişittirecen. Ben de onlara yardım için arada dönecem. İşte o zaman güzel yoka eğlenir. Yoka ekmeği sularken de hırşadar dökmeyecen suyunu. Yavaş yavaş parmaklarından epeleyerek sulayacan. Anladın mı şimdi ayranlı aşı pişirip yemeyi dedi. Anladım ebe anladım bu anlattıklarını defterime yazdım dedim. Elin ayağın dert görmesin. Ben seni bilirim sen de Eyüp Peygamberin hamını Rahime anamızın sabrı var sağ olasın; ahret te mekanın cennet olsun dedim. Sen de sağ ol kuzum sen de sağ ol; Allah nüfuzunu artırsın; ellere beş versin de seni ellere eş etsin: Allah eserimizi binamızı kesmesin. dedi Ben de amin amin amin dedim, bu hikayeciği yazdım.
Mustafa Şen.
1999/ Şubat
Selçuklu /Konya
Hikaye de geçen isimler:
1- Irahma Aba : Rahime Şen
2- Bayram Ağa : Bayram Çiçek
3- Abdurrahman Hoca: Abdurrahman Yavuz
4- İmam Dede : Mehmet şen
5- Ismahan Gelin : Ismahan Koçak
6- Çolak Hamza : Hamza Evmez
7- Urgancu Abdullah : Abdullah Kıran
8- Çakıcı Hüseyin : Hüseyin Akkuş
9- Memiş Abdullah : Abdullah Duran
10- Muhtar Ağa : Mustafa Arıcı
11- Nefise Hala : Nefise Özçelik
12- Hacı Gadın ; Şerife Arıcı
13- Hürü : Huriye Arıcı
14- Garabayırlı : Fatma Şen
15- Büyük Gelin : Türkan Şen.
16- Ümmü Garı : Ümmü Tağmat