B O Z K I R
Coşkun akar dereleri hep çağlar
Geçit vermez karlı yüce dağlar
Nerede al yeşilli morlu bağlar
Güz yaylasına varıver Bozkır’ın
Bahar gelir koyun kuzu salınır
Sütü, kaymağı, yoğurdu alınır
Yayık ayranına kaşık çalınır
Bir obasında kalıver Bozkır’ın
Rüzgar eser yavru yuvadan uçar
Nevruz, çiğdem, menekşe çiçek açar
Lale, sümbül, bin bir rayiha saçar
Gamze gülünü kokuver Bozkır’ın
Üzüm bağda nazlanır hevenk hevenk
Karıştır pekmezi, tahin ile denk
Arı çiçekte gezer bu ne ahenk
Kovan balını tadıver Bozkır’ın
Ne hoş armudu, nam salmış elması
Cevizi, bademi, sarı ayvası
Çileği, vişnesi, kirazın hası
Yaz meyvesini alıver Bozkır’ın
Domatesin tadı başka orada
Salatalık, biber, kabak sırada
Lahana, havuç, şalgamı arada
Sebzelerini sayıver Bozkır’ın
Harman olur toy düğün kurulur
Asılır bayrak, davullar vurulur
Köçekler oynar, kaşıklar kırılır
Telli sazını çalıver Bozkır’ın
Kışı pek çetin soğuktur havası
Yeşille bezenmiş dağı, ovası
Yiğit otağı, efeler yuvası
Yörük yurduna çıkıver Bozkır’ın
Yoksulluk ayırdı beni sıladan
Hasret dinmez yıllar geçse aradan
Kavuşturur bir gün Yüce Yaradan
Al göz yaşını siliver Bozkır’ın
M.Şen
Haziran/2003
Konya
İşbu şiir Bozkırlılar Dergisi’nin
Haziran 2003 yılı 4, sayısında yayınlanmıştır.
Sayfa