Sevgili gönül dostlarım;
Kaderi ilahi bizleri aynı mekanlarda birbirine yakın zamanlarda bir araya getirdi. Küçük dünyamız yaklaşık aynı şartlarda şekillendi. Gözümüzü açtığımız coğrafyanın ekonomik ve sosyal şartları insanımızı gurbet ellere savurup attı. Ama bizim insanımız hiçbir zaman yılmadı. Bilakis bu durumu hayata bağlanma ve çalışma azmine vesile kıldı. Çok çalışıp çok çileler çekerek Allahın izni keremiyle bir çok zorluğu yenmeyi başardı. Geçmişini bilmeyen insanlar geleceğini bilemez. Geldiğimiz noktayı iyi değerlendirerek insanımızın maddi ve manevi geleceğine daha iyi yön verebiliriz.
Can dostlarım; Hiç birimiz dileyerek ve isteyerek akraba ve komşu olmadık. Öyle ise bizi düşen mevcut durumu en iyi değerlendirerek insanlarımızla en iyi en samimi ilişkileri kurmaktır. C.Hak bizlere diyor ki; Ey insanlar Allah'tan korkun ve akrabalık bağlarını kesmekten sakının" (en-Nisâ, 4/I); Ayrıca Efendimiz (S.A.V) "Her kim rızkının bol olmasını ve ecelinin gecikmesini istiyorsa akrabasını görüp gözetsin" (Buhari, Edeb, 12); diyerek bizlere yol göstermektedir. Sizlerle daha önce bir çok vesile ile duygu ve düşüncelerimizi paylaşma imkanımız oldu. Çevremiz adına insanımız adına neler yapabiliriz diyerek sizlerle bir çok istişare ve çalışmalar yaptık. Her bir çalışma kendi çapında olumlu neticeler verdi. Bunlar içinde belli bir günde yayla da toplanma daha bir güzel neticelerle sonuçlandı. Bu vesile ile 7 kez bir araya geldik. Birlikte geçmişi yad ederek hüzünlendik; zaman zaman birlikte konuşup, şiir söyleyip, tebessüm ettik. Gelenler geldiklerinden dolayı bir şey kaybetmedikleri gibi birçok olumlu duygu düşünce ve güzel hatıralarla döndüler. Bu toplanmalar birçok içtimai ve hayırlı hizmetlere vesile oldu. Hepinizin bildiği gibi bundan sonra da bu hizmetler gayretlerinizle artarak devam edecektir. Yine bir temmuz gününde yaylada toplanmak fırsatını C. Hak bizlere nasip etti.
Sizleri aramızda görmek en büyük sevinç kaynağımız olmuştur Maddi ve manevi katkılarınızla daha güzel hizmetlere vesile olmak istiyoruz.
Özellikle içimizdeki ihtiyarları, kimsesizleri, imkansızları görüp gözetelim. Onların dualarını alalım. Bu çalışmalarımızda olabildiğice tüm hemşerilerimize ulaşmaya gayret edelim. Kimse mahzun kalmasın. Kimseyi kırmayalım. Gönül yıkmayalım. Gönüller yapalım. Asla dedikoduya vesile olmayalım. Asıl olan işin özüdür teferruat bizi meşgul etmesin.
Zamanın gözü yaşlı figani sinin dediği gibi ;
Aç herkese, açabildiğin kadar sineni; ummanlar gibi olsun İnançla geril ve insana sevgi duy; kalmasın alaka duymadığın ve el uzatmadığın bir mahzun gönül.. düsturuyla herkesi kucaklamalıyız. Yine Yunus Şöyle der ; bir hastaya vardın ise bir tas su verdin ise yarın anda karşı gele Kevser şarabı içmiş gibi, Bir fakir gördün ise bir eskice verdin ise yarın anda karşı gele atlas libas giymiş gibi.
Bu duygular Barışın türkülerinde şöyle dile gelir
Yaz dostum yoksul görsen besle kaymak bal ile
Yaz dostum garipleri giydir ipek şal ile
Yaz dostum öksüz görsen sar kanadın kolunu
Yaz dostum kimse göçmez bu dünyadan mal ile
Yaz tahtaya bir daha tut defteri kitabı
Bir fakiri görüp, gözetebiliyorsak, bir ihtiyarın elinden tutabiliyorsak. Bir yetimin başını okşayabiliyorsak. Bir hasatayı ziyaret edebilirsek. Bir mahzunun gönlünü yapabilirsek insanlığımızın hakkını vermiş oluruz.
Bu yayla dağını bayram yerine çevirdiniz. İlçemizde, hatta İlimizde örnek oldunuz. Allah sizden razı olsun. Biriniz bin olsun. Kıyamete kadar fatihanız eksilmesin. Sizin nesilleriniz cihana örnek olsun.
Sizler daha güzel hizmetlere layıksınız. Bir eksiklik varsa bize aittir. Bu fakiri de dualarınızdan eksik etmeyin
Gelin hep birlikte “Kini yapraklara yazalım, sonbahar geldiğinde kuruyup dökülsün diye. Öfkeyi karlara yazalım, güneş çıkınca eriyip yok olsun diye. Nefreti bulutlara yazalım, rüzgâr çıkınca dağılsın diye. Sevgiyi insanların gönlüne yazalım tüm cihana yayılsın” diye. Bu vesile ile en kalbi sevgi ve saygılarımı sunarım. Hakkınızı helal edin. C.Allaha emanet olunuz. Sevgiyle kalın, hoşça kalın benim güzel dostlarım.
12.Temmuz2009
M.ŞEN
Karabayır Yaylası.